BÜTÜN ZAMANLARIN YABANCISI/ XXII. BEN, KİM?

XXII. BEN, KİM?

Belleğini yitirmiş karanfil, gülün adı yok; ayna tamam da oynaya
bakan yok.
Düdük çalmayı size bıraktım, ama çekilin yolumdan. Bilici ufkun
kanatlarında Kaf Dağı'na uçmaktayım. Size bıraktım düdük
çalmayı, gecelerinize yoğun ve dinç spermalar gibi boşalacağım.
Sahneye girdik, unuttuk rolümüzü, belleğin karanfili tuzlu suda.
Söz var sözcü var, söyleyen yok.
Hayır, bitirmedim sözümü daha, izin yok güne; neşenize neşe
katan gün doğumundan önce karabasan olarak çökeceğim
düşlerinize ve hiçbir ücret istemeyeceğim sizden bu hizmetim
için.
Yalnız, yolunuzun yaşamla kesişen noktasında, "Park yapılmaz!"
tabelası olarak duracağım.
Dil gömmüş kendini rüzgâra; âşık var maşuk var, ama aşk yok.
Sizi gözleyecek yazdığım her satır sonsuza dek, benim işini bilen
ulaklarım.
Suyu arayan yaralı atımın üstünde ben, sizi gözaltında
tutacağım zamansızlığa kazılmış mezarımdan ve elbette
hoşlanmayacağım sizden.

Naylon beyinlerinizin buyruğunda sıçradığınızı göreceğim bir
oraya bir şuraya çekirgeler gibi, gıcırtılı sesler çıkartarak; insansız
uygarlığınızın çarkları arasında. Bütün örgenleriniz plastik v
yazgınız dijital ve elbette sevmeyeceğim sizi.
Bilmeyecek, bilemeyeceksiniz siz gıcır gıcır bir mutlulukla; bilme-
ye gereksinimi olmayanların mutluluğuyla siz mutfak ve tuvalet
sefalarında.
Bütün sabahlarınız laklı porselen, akşamlarınız dumanlı cam, ken-
dinize bile dışarıdan baktığınız.
Yabancı, yalnız ve öteki değilsiniz; sonsuza kadar mahcup v
efendisiniz, yani hiç kimse. Ama ben efendisiz.
Aşkın kalıtımsal bütün kalıntılarından temizlenmiş olan kalbiniz
kan pompalamayı sürdürecek; ama mor, mosmor.
Arkaik ve kutsal 'isyan' sözcüğünü unutmuş olacak sözlükleriniz
bile.
Oysa gözleyeceğim ben sizi ta içinizden, milyarlarca hücrenizden
birine sinmiş olarak, ama sevmeyeceğim.
Yeğnil bir ürperme geçirecek birileriniz nedenini tam bilemeden
ve durup dururken: Bir sözcükteki bir ek belki, bir köşede
unutulmuş kırık yıkık bir yontudaki bir bakış, bir gözden kaçmış,
fosil genlerinizdeki.
Belleğini yitirmiş karanfil, gülün adı yok; ayna tamam da aynaya
bakan yok.
Düdük çalmayı size bıraktım, ama gözleyeceğim sizi sonsuza
dek.
Ben, kim?

Yorumlar

İzleyici Neye Bakıyor?